tag:blogger.com,1999:blog-57986461013528436502024-03-21T17:47:40.311+03:00365 güne 365 zamazingoUnknownnoreply@blogger.comBlogger62125tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-43217137121869740322016-08-03T15:48:00.001+03:002016-08-03T15:52:15.038+03:00Maria<br />
<div style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;">
<img src="http://sv102.piclect.com/4ca75637e/m/15/02/14/bati-yakasinin-hikayesi-west-side-story-1961-bdripx264-dual-turkce-bb66-6.jpg" height="185" width="400" /></div>
<div style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;">
West Side Story'nin açık ara en etkileyici parçalarından biri, bence tabi.<br />
sözleri özellikle, I just met a girl named Maria, and suddenly that name will never be the same to me, diyor ya ahanda tam orası. çok zarif ve saf bi şekil anlatıyor ilk görüşte aşkı. yalnız bişi diycem ilk görüşte aşk nedir be. yalan ayol o, ya hırtsa? nerden bilicen yani, hoşlantı onun adı, ilk görüşte aşk ancak devamında yeterli koşullar sağlanırsa aşk olarak kalabilir zannımca, zira evde dolma yaparken suratına bakıp mı sevgi dolucan, bunun dolması var çamaşırı var. yani film çok güzel olabilir, kavuşamıyorlar zaten o ayrı da, ben hep bu aşk filmlerinin sonundan sonrasını merak ediyorum daha önce de yazmıştım, mavi boncuk olsun, dirty dancing olsun. sonsuza dek mutlu oldular... bok oldular, olmuyor öyle...<br />
<br /></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-76970880940486883582016-08-03T15:42:00.003+03:002016-08-03T15:53:26.130+03:00How to Lose a Guy in 10 Days<img src="https://media4.popsugar-assets.com/files/thumbor/65HZJrDnuq5IK9yNQsEUQ7ubDlE/fit-in/1024x1024/filters:format_auto-!!-:strip_icc-!!-/2014/11/05/934/n/1922283/99b515ee59980da6_UX2XjGK/i/When-She-Starts-Bring-Out-Crazy.gif" /><br />
<br />
Bu film çok tırt baştan söyleyeyim. Ama kafa boşaltıp salak salak ekrana bakmak biraz da eğlenmek için süper. Abla bi erkeği 10 günde zıvanadan çıkarırım diyor, abi de bi kadını 10 günde kendime aşık ederim diyor, Kader ağlarını örüyor karşı karşıya geliyorlar. Sonrası eğlence, gırgır... Matthew McConoughey;in (umarım doğru yazmışımdır okuyamıyorum zaten), "naaaa, naaaaaaa, naaaaaaaa" şeklinde delirmesi en sevdiğim, banyo dolabında bulduğu pembe kadın zamazingolarıyla beraber çıldırışı özellikle... bir de süper poker akşamı sahnesi var ki dadından yinmiyor,<br />
<br />
<img src="http://cdn2.crushable.com/wp-content/uploads/2013/08/are-you-saying-im-some-kind-of-mental-person-how-to-a-lose-a-guy-in-10-days.gif" /><br />
<br />
<br />
benzer hikayeler bildiğimden son seyredişimde ekstra eğlendim. son seyredişim derken sıklıkla izliyorum evet, zira bu ara kafa darlanması sık yaşadığım bişi. çok sıcak lan...<br />
<br />
ayrıca kate hudson isimli güzel kadının<br />
goldie hawn'ın kızı olduğunu<br />
kurt russel tarafından yetiştirildiğini<br />
en yakın arkadaşının liv tyler olduğunu<br />
çok sayıda müzisyenle fanfinifinfon olduğunu<br />
biliyor muydunuz, ben de yeni öğrendim...Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-33308830623229486192013-04-09T11:03:00.001+03:002013-04-09T11:03:07.352+03:00Zeytinyağlı EnginarYazmaya ara vereli bir yıl olmuş. Niçin sıkıldım niçin vazgeçtim hatırlamıyorum. Ama ayran gönüllü Pınar yine iş başına geçmiş belli ki. <br />
Ara verdiğim bir yılda çok şey oldu ama aslında hiç bir şey de olmadı hayatımda. Gene aynı şişkoluk sürüyor. Yeme içme maşallah yerinde. Oğlum büyüyor. Çok eğlenceli bir adam olmaya başladı. İş anlamında gelişmeler kaydettim. En güzeli de bu yıl verdiğim ve çok keyifli geçen derslerim. Keşke onlara biraz daha zaman ayırıp geliştirebilsem. Ama zaman problemi yaşıyorum. Müziğe başladım. O çok keyifli. Yazmayı seviyordum ona da vakit ayırmak istiyorum. İnsan hayatındaki keyifli şeylerin sayısını ve yoğunluğunu arttırmayı başarabilmeli. Gerisi hikaye. <br />
Gelelim zeytinyağlı enginara;<br />
Bahar bir ara yüzünü gösterdi o ara enginarlar da fırtladı. Geçen yıl alıştık bu enginar mevzusuna önceden tipinden midir nedir hiç gözüm tutmuyordu elemanı. Fakat bir iki deneyince özellikle Begüm'ün yaptıklarını yiyince eğilim arttı trend oldu. Bu yıl da geçen haftalardan birinde yılın ilk enginarını pişirirken süre vs gibi şeyleri unuttuğum için az kalsın fiyaskoya sonuçlanıyordu. Hatta begümü aradım nasıl pişiriyorduk diye o da toplantıdaymış küfür etti kapattı. Sonra içgüdülerimle yine efsane bir enginar pişirdim. Ama henüz bakla olmadığı için sade pişirdim. Fakat lezzet? O nasıl lezzet. Şöyle ki:<br />
Enginarları alıyoruz 4-5, 7-8 farketmez. Şu an zaten kılçıksız bi dönem. Rahatız o yüzden. Düdüklü tencerenin dibine bir soğan doğuruyoruz ay ay. Üstüne enginarları yerleştiriyoruz. Üstüne dereotu sapı doğuruyoruz az miktar. Üstüne bir bütün limon sıkıyoruz. Biraz tuz ve iki kaşık zeytinyağı ekliyoruz. Kapağı kapatıp ocağı açıyoruz. Burda düdüklünün durumu önemli. Benimki fissler ve sadece bir çubuk yükseliyor içinden. O çubuk yükselince altını kapatıyoruz. Eski tip düdüklüde bu fıssslamanın başlamasına denk geliyor. Ayarlı zamazingosunu düdüklüleri bilmiyorum. Altını kapatıp bırakıyoruz enginarları tencere yavaş yavaş soğuyun eski haline dönünce de tencereyi bi açıyoruz allam bu ne güzellik. Bu kadar. Bakla varsa baklayla. Yoksa bezelye havuç ile aynı işlemi yapabiliriz. Hiç bişi olmazsa da farketmez. Enginarı seviyorum. Bugün dönerken alayım pişireyim bari. <br/><br/><div class="separator"style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFJurEH8tcm74qdJbCHncnDrz_vJ4GezRMfccotZP1Yys8hFO7vrJEjMppi4ti2WGkmsbM6CJZ9IXyeJvCzlT7ccRiC2zEDLkkbleBq5qJF_zyxKB4yapDPFa_93sdKKKqEsSv-inOSFQ3/s640/blogger-image-1362984038.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFJurEH8tcm74qdJbCHncnDrz_vJ4GezRMfccotZP1Yys8hFO7vrJEjMppi4ti2WGkmsbM6CJZ9IXyeJvCzlT7ccRiC2zEDLkkbleBq5qJF_zyxKB4yapDPFa_93sdKKKqEsSv-inOSFQ3/s640/blogger-image-1362984038.jpg" /></a></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-59437059817862784972012-03-06T11:19:00.000+02:002012-03-21T11:19:59.851+02:00Brodie Neill<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMrceQyQakNFLgQaKF2MfOw3sJYLuSuWQr9mA8cdAurLY0r_eyl6krkxGR2EQQh3nymJdPBjPXu1r41AtSCB741dpRHVsrKNGwv0VjCHbyWImIef3YjLNZj-FmU80VvboWeXmRfFHO65Ts/s1600/2415947083_df1f33732f_o.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="262" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMrceQyQakNFLgQaKF2MfOw3sJYLuSuWQr9mA8cdAurLY0r_eyl6krkxGR2EQQh3nymJdPBjPXu1r41AtSCB741dpRHVsrKNGwv0VjCHbyWImIef3YjLNZj-FmU80VvboWeXmRfFHO65Ts/s320/2415947083_df1f33732f_o.jpg" width="320" /></a></div>
brodie neill diye bir abinin tasarımı sandalyeye bakıyoruz şu an. sandalye dediğin rahat olur bişi olur. eminim bu çok rahatsızdır. rahatsız oldukça da güzelleşiyor tasarım.<br />
ilgili link işte bu: <a href="http://www.brodieneill.com/">http://www.brodieneill.com</a>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-37874762305797210062012-01-18T15:29:00.001+02:002012-01-18T15:29:24.807+02:00Shapemaker & Facemakermiller goodman markası londralı iki tasarımcı zoe miller ve david goodman tarafından kurulmuş. çocuk kitapları yayınlıyorlar ve tate gallery için özel ürünler tasarlıyorlar. 2008'de miller goodman'i kurup en iyi çocuk oyunu ödülü alan shape maker'i tasarlamışlar.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5ZFZ5M6Jy6gkawbmVxEFIKj2Qd7ISzjjVhjPZaVFNvX-fE10c2fcJyfQpcj511RBbP5nKFTZ1dIVPvohNYMwxHdpQm84LbNv-BE-5XvGP53fAAaGYbz58MKt-epPGmUNdSihjSAi50WaL/s1600/shapemaker-building-game-3_d700.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5ZFZ5M6Jy6gkawbmVxEFIKj2Qd7ISzjjVhjPZaVFNvX-fE10c2fcJyfQpcj511RBbP5nKFTZ1dIVPvohNYMwxHdpQm84LbNv-BE-5XvGP53fAAaGYbz58MKt-epPGmUNdSihjSAi50WaL/s320/shapemaker-building-game-3_d700.jpg" width="320" /></a></div>
geometrik biçimlerin çizili olduğu renkli ahşap küplerle tasarlamayı hedefliyor. bence çocuk için çok yararlı bir aparat. ikinci seri olarak da facemaker'ı çıkartmışlar. bu da çok eğlenceli olmuş bence.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfnTf9Ynh74JytDRAMl0t9EA7gdtQMEE60WPzoVcowbMkfjqlLMj80PPRP1Bmb17DNlLMpkPPgmO7g582dKDQGLaUD0v6L4yrm4PWQVc7GpTpLUOvFIG5AECR3TsxceRcSGXKQr8v4rNbJ/s1600/FaceMaker+web.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfnTf9Ynh74JytDRAMl0t9EA7gdtQMEE60WPzoVcowbMkfjqlLMj80PPRP1Bmb17DNlLMpkPPgmO7g582dKDQGLaUD0v6L4yrm4PWQVc7GpTpLUOvFIG5AECR3TsxceRcSGXKQr8v4rNbJ/s320/FaceMaker+web.jpg" width="320" /></a></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-27942259105304558842012-01-17T15:34:00.000+02:002012-01-17T15:34:35.435+02:00Out of This World<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAwDdry-iHpxBoVqmt79MquKRfOdlr6218gaQ4puMPYSmj6yYliwFbC7j_1kDir4tuVxP9MX_wfgdL1INpIl3iiByvuxrZdmoMpvl4Dux7YSWKlW1jNjrVuBP8O3gWaCc9Y091A57k1l5I/s1600/bscap0003lj7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="261" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAwDdry-iHpxBoVqmt79MquKRfOdlr6218gaQ4puMPYSmj6yYliwFbC7j_1kDir4tuVxP9MX_wfgdL1INpIl3iiByvuxrZdmoMpvl4Dux7YSWKlW1jNjrVuBP8O3gWaCc9Y091A57k1l5I/s320/bscap0003lj7.jpg" width="320" /></a></div>
film diye etiketledim ama bi diziydi bu 87-88 gibi bi yıllarda. 13 yaşındaki yarı uzaylı evie'nin maceraları. bu diziyi izleyip de yalnız kaldığında kendi kendine işaret parmaklarını birbirine değdirip zamanı durdurmayı denemeyen arkadaşım yok gibi, ben de dahil. yarı uzaylı olmanın yararları işte bu evie civcivi parmaklarını birbirine değdirip zamanı durdurup karışık durumları düzeltip sonra tekrar kaldığı yerden devam etmesini sağlayabiliyordu. zaman durmuşken birine dokunup onu da bu durmuş zamanın içine çekebiliyordu. bi de bi yerden bi yere ışınlanabiliyordu galiba. son olarak da şeffaf legolardan yapılmış görünümlü bi zımbırtıyla uzaylı babası troy ile konuşabiliyordu.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgeITQEEnC12otilvX9lnFaf4mLjhRa3ePLP6BDw5QmUo8KUmRhPrRRMxiOrCN7yNPvQlrQTRw426WNQTxoN8Mcncypng3_hJSQo9OaWGs3kDKliW50Er_Ei9xweaPRP-f5uRx6giPDPx5c/s1600/bscap0005kf2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="261" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgeITQEEnC12otilvX9lnFaf4mLjhRa3ePLP6BDw5QmUo8KUmRhPrRRMxiOrCN7yNPvQlrQTRw426WNQTxoN8Mcncypng3_hJSQo9OaWGs3kDKliW50Er_Ei9xweaPRP-f5uRx6giPDPx5c/s320/bscap0005kf2.jpg" width="320" /></a></div>
troy'u burt reynolds seslendiriyormuş bu arada. evie'nin annesi rolündeki teyzeyi de saturday night fever'dan tanıyoruz.<br />
ben bu parmak değdirme işini özellikle çok uykum olduğu zamanlarda, boş boş takılmak isteğim zamanlarda ya da son gece ertesi günkü sınava çalışırken "sıçtın mavisi" ile karşı karşıya kaldığımda filan denedim. hiç işe yaramadı. babam uzaylı değil ya ondan olabilir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-16931293811983033992012-01-16T10:58:00.002+02:002012-01-16T10:58:56.150+02:00Kisses on the Bottom<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYUjEO-jGuMx3AtknVGHqqZPcdoAAOYJ7YDXuzQUwOS7YQYu4dKCXjFVanIAKKB5IyJJFGzyBFssHizf_jg1JXfK2p6ezsbvjXB9xD9W5P3oYXDihzaNBtfgNLObr9g-y4gB4TosQ9jvjp/s1600/Paul_mccartney_kisses_on_the_bottom_cover.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiYUjEO-jGuMx3AtknVGHqqZPcdoAAOYJ7YDXuzQUwOS7YQYu4dKCXjFVanIAKKB5IyJJFGzyBFssHizf_jg1JXfK2p6ezsbvjXB9xD9W5P3oYXDihzaNBtfgNLObr9g-y4gB4TosQ9jvjp/s320/Paul_mccartney_kisses_on_the_bottom_cover.png" width="320" /></a></div>
paul mccartney'in yeni albümü geliyor. şu aralar my valentaine single'ı radyo eksende çalıyor arada bir. 7 şubatta çıkacakmış piyasaya. my valentine şarkısını bu sabah dinledim. abinin sesi bi tuhaf çıkıyor. albüm de zaten biraz caz tadında olacakmış. ondan mıdır nedir, ya da iyice yaşlandı mı paulcüüm bilemiyorum. bana biraz boğuluyormuş gibi geldi şarkıyı söylerken. iki şarkı dışında diğerleri cover parçalar. nerde okudum hatırlamıyorum da paul mccartney'in tüm müzik yaşamı boyunca kendisine esin kaynağı olmuş parçaları seçtiği söyleniyor. bilmiyorum belki de rüya gördüm.. my valentine kendisine ait. eşi için yazmış. çok romentik.<br />
albümde ayrıca bye bye blackbird, the inch worm ve glory of love gibi tanıdık şarkılar da var. ayrıcana my valentine şarkısındaki gitarları da eric clapton çalıyormuş. merakla bekliyorum şahsım olarak.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-20133138431675033602012-01-15T11:38:00.000+02:002012-01-16T11:38:25.809+02:00Etli Biber dolması<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJEvird8yAo3hkfQxdvGj3aiV6cdYo-IZ5WV7u6DgF3He9UlYSHtRQJ4K5MHHm1Yn4gcwWB9suRu2AVm2-OO4gU9zpGTWPNb7WEApTvvEAQclJlX_l0dr_AUTjUbIZwK0gbxM5PEKv1E0N/s1600/dolma.jpg-large" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJEvird8yAo3hkfQxdvGj3aiV6cdYo-IZ5WV7u6DgF3He9UlYSHtRQJ4K5MHHm1Yn4gcwWB9suRu2AVm2-OO4gU9zpGTWPNb7WEApTvvEAQclJlX_l0dr_AUTjUbIZwK0gbxM5PEKv1E0N/s320/dolma.jpg-large" width="240" /></a></div>
bu da geçen gün yaptığım biber dolması. çok kolay. bir iki kilo biber alıp yarım kilo da kıyma alıyorsunuz. içine rendelenmiş veya küçük doğranmış iki kocaman kuru soğan. bir avuçtan biraz fazla pirinç ya da bulgur, bol maydonoz, bir kaşık salça veya iki tane domates, yarım bardak su isteğe göre nane dereotu gibi çeşitli ekstra otlar, tuz, karabiber, belki biraz biber salçası ekleyip biberlerin içine dolduruyorsunuz. üstüne de bir domatesten kapaklar kesip biberlerin üstüne kapatıyorsunuz. o gün evde yoktu domates, daha doğrusu saman gibi oldukları için almıyorum kışın. ama olsa iyiydi. bunları tencereye dizdikten sonra da salçalı veya domates rendeli su hazırlayıp bol tuz karabiberli, dolmaların üstüne gezdirip kapağını kapatıp altını açıp gidiyorsunuz. yarım saat sonra gelip baktığınızda resimdeki yeşil renk solmuş ve dolmaların içinden uzanan pirinçler uzamış veya bulgurlar pilav gibi olmuşsa altını kapatıyorsunuz. bu kadar.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-73439417952854050932012-01-14T23:53:00.001+02:002012-01-14T23:53:33.470+02:00Çimen terliklerKendilerini sürekli çıplak ayakla çimende geziyor hissetmek isteyen şabalaklar için KUSA'dan geliyor, grass flipflops. Bence çok rahatsız edici. <div class="separator"style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7Mo66k91QR38XdKw0bl8ZDTCV9Awdla4IpTpYSU0oP9nnLBwvCqRnYOjoAzpIoLYr3CNO8VMVPDtBobNS6Mq4477OGTHIx_0RS41hiIKvraS-R6cet3syOQ_p6-T-ymm63tAxd7XV3ZPh/s640/blogger-image--19208192.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj7Mo66k91QR38XdKw0bl8ZDTCV9Awdla4IpTpYSU0oP9nnLBwvCqRnYOjoAzpIoLYr3CNO8VMVPDtBobNS6Mq4477OGTHIx_0RS41hiIKvraS-R6cet3syOQ_p6-T-ymm63tAxd7XV3ZPh/s640/blogger-image--19208192.jpg" /></a></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-69106554289231439662012-01-13T08:39:00.000+02:002012-01-16T10:51:23.433+02:00Balık kavanozuHiç ne isim vereceğimi bile bilemedim bu salak seye. Zaten oldum olası kilim zavallı bı balığın tek basına bı kasede mahkum olmasına. Bı de boyle bı tasarım yapmışlar. İyice irrite edici. Düştü düşecek. Koca masanın ortasında dururken bile huzursuz ortam. Bununla ilgili yazıyı yazan kisi diyor ki. Bu kadarı bile rahatsız edemedi dıyorsanız fiyatı rahatsız edecektir. Zira 500 $ civarında. Haha. Hem o kadar para bayil hem de benim gibi sakarin biriysen aldığının üçüncü gunü kıçınla devir. Sacmaaa. <br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQHw4UOTY2XiYwHWB8EG0y2_2q80KTHn_BN6cstp2rCG8iyLxr6-NQKpDDYC4BJCCZ4y0x-FoaEG1Uil_ZFnindjU7yh1gott43_aLa5GoAHAFxcijMoufg1V7GUdOuPc2FtoaECotlSRz/s640/blogger-image-1633809138.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQHw4UOTY2XiYwHWB8EG0y2_2q80KTHn_BN6cstp2rCG8iyLxr6-NQKpDDYC4BJCCZ4y0x-FoaEG1Uil_ZFnindjU7yh1gott43_aLa5GoAHAFxcijMoufg1V7GUdOuPc2FtoaECotlSRz/s640/blogger-image-1633809138.jpg" /></a></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-53197151964335098532012-01-12T12:14:00.001+02:002012-01-17T12:29:56.919+02:00Yulaf kepekli jambonu ekmek<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPnbrEWgIJmSc54j9_JoT07MzufmqmzWsQOSZH-TlQTfJU3ZMQ1M9WAciwOQ3uaKBQXq0-zhCOuhZtwho6IifbcBvDvhGYRiKHar9yZt85m-lGIp6eyWaDrrl6Bc7RzpeX1IwD4hBmMpIa/s1600/IMG_75621.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPnbrEWgIJmSc54j9_JoT07MzufmqmzWsQOSZH-TlQTfJU3ZMQ1M9WAciwOQ3uaKBQXq0-zhCOuhZtwho6IifbcBvDvhGYRiKHar9yZt85m-lGIp6eyWaDrrl6Bc7RzpeX1IwD4hBmMpIa/s320/IMG_75621.jpg" width="240" /></a></div>
dukan diyetine başladım ayıptır söylemesi. 20 günde de 4.5 kilo verdim. baya ağır bi diyet. ama başarıcam. daha gitmesi gereken 17 kilom var. mayısta görüciiiz sonuçlarını. baya ağır bi diyet. aaa bunu yazmışım daha önce. düşünün artık.<br />
neyse ilk 10 gün filan yulaf kepeği geçmemişti elime. yulaf ve buğday kepeği izinli olan unumsu maddeler.<br />
bu ekmeği de ben şöyle yaptım. 4 kaşık yulaf kepeği 4 kaşık buğday kepeği 3 yumurta 3 kaşık labne (light olması lazım ama benimki değildi valla ne yalan söyliyim) bir paket kabartma tozu. ince dilimlenmiş jambon parçaları. bi kalıp light beyaz peynir. aman ne kalıbı yahu kalıbın bir dilimi. isteğe göre miktaarı değişebilir. ben çok koydum çok güzel oldu. küp soğan. sarımsak da eklenebilir. baharatlar eklenebilir. ben bir dahakine dereotu da koyucam. bi de kuru domates koyucam. pınar da 4 tanecik zeytiin koymuştu. otumsu tadını değiştirmek için atıyoruz bu taklaları. sonra bu karışımı kek kalıbında pişirdim fırında. bu ekmeği dilimleyip arasına tavukmavuk koyup sandviç de yapabiliyorsunuz. sankim hiç diyette değilmişik gibi.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-13234509225827806722012-01-11T13:14:00.000+02:002012-01-17T15:37:47.244+02:00Light my Fire<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEirIlpYlnWwm2ENOiuev5BTGbbFJcL2fDXFBulIQWym93Zh4Y8kyNVcHFZdEKHzpCy86qJ53i7p9KEuT8zjWNQ0qAsRQ1Lu9JIduj4GarklxABfRir3YLdPHAKRtIARWk2ms0Ex4ylGtoYW/s1600/45-the+Doors-+Light+my+fire.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="312" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEirIlpYlnWwm2ENOiuev5BTGbbFJcL2fDXFBulIQWym93Zh4Y8kyNVcHFZdEKHzpCy86qJ53i7p9KEuT8zjWNQ0qAsRQ1Lu9JIduj4GarklxABfRir3YLdPHAKRtIARWk2ms0Ex4ylGtoYW/s320/45-the+Doors-+Light+my+fire.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
1966'da bestelenmiş 67'de piyasaya çıkmış. doors'un en bilindik şarkısı. doors ed sullivan show'a konuk olduğunda girl we couldn't get much higher kısmının sözlerini değiştirmelerini istemişler. şarkının provasında öyle de yapmışlar. ama canlı performans sırasına jim morrison orijinalini söyleyivermiş. ed abiye de kapak olmuş. filmde de bu sahne vardı. ayrıca şarkı, castaway filminde tom hanks'in ilk ateş yakmayı başardığında ateşin etrafında dans ederek söylediği şarkı olmak gururunu da yaşıyor hehe.<br />
ben filmle birlikte doors etkisi altında kalan salaklardanım. 91'de süreyya sinemasında seyretmiştim. sonrasında gerek kitaplar gerek albümlerle bolca doors dinlemiş kendimi o yıllarda yaşıyorum bile zannetmiştim hehe. lisedeki grubumuzla milliyet'in liselerarası müzik yarışmasına katılmıştık bu şarkıyla. sonrasında bir kaç yıl şarkıya tahammül edemediğimi hatırlıyorum. gerek introsu, gerekse insanlıktan çıkmış solo kısmıyla. 15 günlük sömestr tatilinde okulda bu parçayı çalışma dönemi çok korkunçtu. sabahtan akşama kadar light my fire. öğk. hatta bir keresinde sayın müdür kangler bir görevliyi bizim çalıştığımız odaya gönderip, "allaşkına başka şarkı çalsınlar fena oluyorum" demiştir. bi de o zaman ben çok iğrençtim. çok tribal bi insandım, niye beni biri bi temiz pataklamamış hiç bilmiyorum.<br />
yarışma felaketle sonuçlandı tabi. zira kendi sesimi hiç duymuyordum kocaman lütfü kırdar spor salonunun akustiği belli. demek ki monitörler de başka tarafa bakıyormuş. bi süre kendimi iyi söyledim zannettim de daha sonra bu yarışmayı videoya alan arkadaşım, bana dinletince nasıl anırdığımı duymak fırsatım oldu. rezaletin önde gideniymiş sesim. o videoyu da kaybetti bora. aradan da (hep sene hesabı yapıyorum bıraksam iyi olacak) 20 yıl geçmiş tabi kimbilir nerdedir. tekrar seyretmeyi çok isterdim.
<br />
<br />
bu arada şarkının çok miktarda cover'ı da var, ben de yaptığım için biliyorum hehe, pearl jam, led zeppelin, shirley bassey ve ayrıca<br />
<a href="http://fizy.com/#s/1d3mwu" target="_blank">massive attack</a><br />
<a href="http://fizy.com/#s/3whtyd" target="_blank">jose feliciano</a><br />
<a href="http://fizy.com/#s/1dev98" target="_blank">stevie wonder</a><br />
coverlamışlar şarkıyı. bazılarında jim morrison fırıldak gibi dönüyordur mezarında eminim.<br />
<br />
müjdem'in özel isteği üzerine şarkının orijinalinin linki de <a href="http://fizy.com/#s/17tuar" target="_blank">budur</a>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-63168993914780870772012-01-10T14:40:00.000+02:002012-01-16T14:43:16.562+02:00Magic Pen<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgShBzym_TDs6lNVkI43yVSy5doKEDIJq_Ij1xx5iC5wYUGnQuDBXSesJbeB2CokJ4gh3lu_iT_HSosShtR_s5PyFRXuM-8chyfCbdta9-z5ZiZsXWB6jsWHxOhJjcSr1YBpKC77lMCko6E/s1600/recorder_pen5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgShBzym_TDs6lNVkI43yVSy5doKEDIJq_Ij1xx5iC5wYUGnQuDBXSesJbeB2CokJ4gh3lu_iT_HSosShtR_s5PyFRXuM-8chyfCbdta9-z5ZiZsXWB6jsWHxOhJjcSr1YBpKC77lMCko6E/s320/recorder_pen5.jpg" width="320" /></a></div>
hayalimdeki şeyi yapmışlar!!!!!!!!!!! magic pen. yazıyorsun, yazdıklarını bluetoothla telefona ya da bilgisayara aktarıyor oley. benim gibi bilgisayarda mı çalışayım kağıtla mı çalışayım kararını veremeyip önce kağıda yazıp sonra da oturup bilgisayara aktaranlar için süpper bişi. yazarlar için mesela. geliştirin şunu çabukkkk!!! fiyatını da indirin hemen gönderin bana bi tane...<br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-5025933591259756952012-01-09T14:16:00.000+02:002012-01-16T14:31:55.729+02:00Dirty Dancing<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOBDBg6fy7-l2LxkM1tKW0lCSddApbolZdK6XqkeW6GPHLHOarE08UrBV_IoEyBGdXyDNwBe3yVUiTnHkniexNSeKPZsmTOKTJ0qNwAABjBXTvTAtxhzF8MrLO-DXd7kt5MjPUJ0jxOlg-/s1600/swayze-dancing-1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhOBDBg6fy7-l2LxkM1tKW0lCSddApbolZdK6XqkeW6GPHLHOarE08UrBV_IoEyBGdXyDNwBe3yVUiTnHkniexNSeKPZsmTOKTJ0qNwAABjBXTvTAtxhzF8MrLO-DXd7kt5MjPUJ0jxOlg-/s320/swayze-dancing-1.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
yaa bu da ergenlik döneminin başka bir güzel filmi. bunu da reks sinemasında seyretmiş idim. senelerden 87. babasının kuzusu francis houseman ablası ve ebeveynleriyle gittiği tatil köyünde dansçı gence aşık olur ve olaylar gelişir. genç bi kızcağızın babasına yalan söylemesi, yakalanması sıçışı gibi konular gündemde. ama yalanları ulvi amaçlar için atıyomuş aslında falan filan. konusu itbarıyle bu sefer tatil aşklarını babanın onaylamadığı manitasyon durumlarını ele alan bir güzide eser. bu filmde de benim için en eğlenceli sahneler olarak kızın johnny ile ilk dans edişi, ve dansın sonunda havaya girip salakça kendi etrafında dönüşü ile filmin sonunda kızını alıp sahneye çıkan johnny'e sinirlenip ayağa kalkan babaya annenin söylediği "sit down jake" repliği sayılabilir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNEU3yowqymhOug-HeZeK3skze4zqs8nDYDSFE60DlY91e515oZAOejSFIPnuyqcxfIaneKpLg2l2QuU9zjARVaREyCK4pDRyBe8NMP2Dh7tR-PBHtdt7F-Rd6_8sBco0ogJYX5CjqOHsZ/s1600/dirtydancing.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="181" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNEU3yowqymhOug-HeZeK3skze4zqs8nDYDSFE60DlY91e515oZAOejSFIPnuyqcxfIaneKpLg2l2QuU9zjARVaREyCK4pDRyBe8NMP2Dh7tR-PBHtdt7F-Rd6_8sBco0ogJYX5CjqOHsZ/s320/dirtydancing.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
özellikle sit down jake, hilal'le aramızda "ne şapşal adam, otur diyince oturuyo, benim babam öyle mi oysa otur mehmet/tevfik diyince hiç oturmaz gözünün ortasına çakar yumruğu" şeklinde eğlenmemize de sebep olmuştur. gerçekten orde oturacak bi türk babası tanımıyorum ben. "when I'm wrong I tell I'm wrong" da der mesela jake baba. yine hiç duymaya alışık olmadığımız şeyler bunlar ahaha. yani eskiden en azından.<br />
<br />
patrick swayze'yi sonradan pointbreak, ghost gibi bir iki filmde daha gördük de en son 23.11'mi ne öyle bir filmde seyrettim, gülmekten gözlerimden yaşlar geldi. çok başarılı bi filmdir. ama yine de hep dans ederken görmeyi tercih ederdim. ölmeyeydi iyiydi.<br />
jennifer grey de sonradan burnunu yaptırmış salak. bambaşka ama sıradan bi kadın olmuş. insan kendiyle barışık olsun kardeşim niye değiştiriyon tipini.<br />
<br />
bi de mesela filmden sonra nooluyo acaba. o dansı ettiniz hadi. sonra noolcak? kız üniversiteye gitmiycek mi? dans kariyeri mi yapıcak? mambo chacha takılcaklar mı hayat boyu? bi süre sonra aşk bitip de konu ortak zevklere paylaşımlara gelince noolcak? bence francis johnny'yi tez zamanda sepetler benden söylemesi. mavi boncuk filminin sonunda muhtemelen emel sayınla evlenen tarık akan'ın da sonu aynı.<br />
<br />
meraklısına not: 11:14 imiş filmin adıUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-85110326820529666952012-01-08T12:20:00.000+02:002012-01-16T12:54:09.108+02:00A Horse with No Name<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieU-O0DQJpJmhTifU1fJj7EmkVrEP7sjIhCFKEj8mhAjiJ8v9t1dFpyvmuS_GkY7ZK-7_KPnsqbhx5hlQzo28S-6Xv8nIUyuQdh8yXTjbgJDNqQd3nDIhr6eKrUz9Oh5WpnWg4qxaSfJyH/s1600/chord005+%25281%2529.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEieU-O0DQJpJmhTifU1fJj7EmkVrEP7sjIhCFKEj8mhAjiJ8v9t1dFpyvmuS_GkY7ZK-7_KPnsqbhx5hlQzo28S-6Xv8nIUyuQdh8yXTjbgJDNqQd3nDIhr6eKrUz9Oh5WpnWg4qxaSfJyH/s320/chord005+%25281%2529.jpg" width="240" /></a></div>
<br />
bu şarkıyı ilk duyduğumda melodisiyle yakaladı beni, çok basit, çok akılda kalan bi parça. sonradan sözlerini dinlediğimde çok eğlendim. ilk gün çölde şöyle oldu böyle oldu ikinci gün yandım biraz, sonra giderek kafayı üşütmeye başlıyor en sonunda da dokuz günün sonunda atı da bıraktım, çöl de deniz oldu ohoooo diye gidiyor. neyse şimdi biraz okudum parça ve grup hakkında, one hit wonder durumları var anladığım. senelerden 72. horse kelimesi niyeyse o dönemde eroin için kullanılıyormuş, bi de böyle çöl, journey ve sıcaktan kafa kayışlarının gevşemesi gibi ibareler yüzünden olsa gerek bi süre radyolarda yasaklanmış. zaten radyoların televizyonların o dönemdeki tutuculuğu şahane, doors filminde de vardı, light my fire'daki "girl we couldn't get much higher"ı değiştirmeye çalışıyorlar, "hey jude" çok uzun radyo için bayar diye çalmıyorlar filan. şimdi gerizekalı sevgilim diye şarkılar bangır bangır. neyse, bu america abileri eroinle ne alaksı var diye epey direnmişler. ilk çıktığı dönemde de bunu neil young söylüyor sanmış herkes.<br />
bir de friends dizisinde joey ve chandler las vegas'a giderken çalıyormuş bu şarkı, okuyunca ben de hatırladım. how i met your mother'daki roadtripte çalan 500 miles da komiktir. dizide marshall ve ted'in halleri daha da komiktir. o da şimdi aklıma geldi.<br />
<br />
<a href="http://www.youtube.com/watch?v=ZRY361U3A5Y" target="_blank">america - horse with no name</a><br />
<br />
<a name='more'></a>on the
first part of the journey,<br />
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">i was
looking at all the life. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">there
were plants and birds. and rocks and things, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">there
was sand and hills and rings. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">the
first thing i met, was a fly with a buzz, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">and the
sky, with no clouds. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">the heat
was hot, and the ground was dry, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">but the
air was full of sound. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">i've
been through the desert on a horse with no name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">it felt
good to be out of the rain.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">in the
desert you can remember your name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">'cause
there ain't no one for to give you no pain. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="FR">la, la, la la
la la, la la la, la, la<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="FR">la, la, la la
la la, la la la, la, la<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">after
two days, in the desert sun, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">my skin
began to turn red. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">after
three days, in the desert fun, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">i was
looking at a river bed. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">and the
story it told, of a river that flowed, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">made me
sad to think it was dead. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">you see
i've been through the desert on a horse with no name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">it felt
good to be out of the rain. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">in the
desert you can remember your name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">'cause
there ain't no one for to give you no pain. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="FR">la la, la, la
la la la, la la la, la, la<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="FR">la la, la, la
la la la, la la la, la, la<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">after
nine days, i let the horse run free, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">'cause
the desert had turned to sea. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">there
were plants and birds, and rocks and things, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">there was
sand and hills and rings. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">the
ocean is a desert, with its life underground, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">and a
perfect disguise above. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">under
the cities lies, a heart made of ground, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">but the
humans will give no love. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">you see
i've been through the desert on a horse with no name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">it felt
good to be out of the rain. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">in the
desert you can remember your name, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span lang="EN-US">'cause
there ain't no one for to give you no pain.<o:p></o:p></span></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-42878992526756839422012-01-07T16:05:00.000+02:002012-01-12T16:06:34.590+02:00Özgürün pastası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsFdqVGLmAOG2jhIVCcaBaIbeaM2stjE2A7nFCYd3ozSLfWxvqXuNBGEn2xWNHET3al0E0Q1MkfuQyLMhzxLmiplBEoOF-c1CAKK1IqBbdEqWf2jKeOTjQDayV7XkX7toFuhunDMYiHAxr/s1600/ozgur3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="255" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsFdqVGLmAOG2jhIVCcaBaIbeaM2stjE2A7nFCYd3ozSLfWxvqXuNBGEn2xWNHET3al0E0Q1MkfuQyLMhzxLmiplBEoOF-c1CAKK1IqBbdEqWf2jKeOTjQDayV7XkX7toFuhunDMYiHAxr/s320/ozgur3.jpg" width="320" /></a></div>
bizim minik kuzu 3 yaşını bitirdi. ben de o yüzden ona güzel bir doğumgünü partisi yapmak istedim. pasta filan alalım diye düşündüm. miki fare konseptli. fekat sonra pastaneleri arayıp da pasta fiyatlarını sorunca dedim ki yuuuuuu. pelit'e sormadım mesela ama görgülü ve manolya aynı fiyatı verdiler. ve bizim kuzunun pastası 150 lira filan tutacaktı. dedim ki pınar (bu benim) aslansın kaplansın, bu işi yapsan yapsan sen yaparsın. biraz googledan sonra bir süpermarkete gidip pasta malzemelerine bakarken bakarken gaza geldim ve koccaman bir miki suratlı pasta yaptım.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsBdcF-nDtzScwY-LE6FoT4dxF0sq0yMTkUhMDa43BYzpc7U0Wf4tYq6US5w05Pv6T7XZ5KzfGPxaY_9rKGVcy1oUHztX05oJFfY4T69N7iJxrseQNxPtJp8CODlpAVfUH6hk6C_bunzEa/s1600/miki.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjsBdcF-nDtzScwY-LE6FoT4dxF0sq0yMTkUhMDa43BYzpc7U0Wf4tYq6US5w05Pv6T7XZ5KzfGPxaY_9rKGVcy1oUHztX05oJFfY4T69N7iJxrseQNxPtJp8CODlpAVfUH6hk6C_bunzEa/s320/miki.jpg" width="320" /></a></div>
bunun için iki tane pastaban aldım. bi tanesinin içinden kulakları oluşturmak üzere iki yuvarlak kestim bir çorba kasesi yardımıyla. ha bu arada altlık için de maket kartonunu önce alüminyum folyo sonra da fırın kağıdı ile sarıp sarmaladım. üstüne bu pasta keklerini, ne deniyordu lan onlara, hah pandispanyaları yerleştirdim. bunları da evde yapabilirdim de o kadar uğraşamadım açıkçası. sonra pandispanyaları sütle ıslatmak suretiyle aralarını dr. oetker'in pasta kremalarıyla doldurdum. üç kat. bu arada bir krema katında da parça çikolataları döşedim. sonra üstünü beyaz kremayla kapladıktan sonra bitter çikolata sosunu hazırladım. önce kremanın üstüne miki'nin suratını çizdim bıçakla. bu çok çalıştığım bi figür tabi son bi senedir. elim alıştı. sonra da biraz koyu kıvamlı hazırladığım sosla gerekli yerleri kapladım. mis gibi pasta oldu. burnuna üç mum taktık. çocuklar da bayıldı. ben diyette olduğum için yemedim. sadece bi çatal tadına baktım ama yaaaani nasıl güzel olmuştu anlatacak kelime bulamıyorum. böylece geçen seneki bonibonlu pastadan sonra bir efsaneye daha imza attım. (beğeniyorum kendimi)Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-32434505405121943072012-01-06T11:24:00.000+02:002012-01-16T12:53:17.603+02:00Ruray Lamp<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgi9qtK-SpTSRo7ergdJ1GoTkYDU-gclx86qJ1goz-mLTh3R3Wu26HAs8x48EIGkbk6LUCU-0gk7a5HguWifgAOYo06p2rX4raTXOaFZSDRN3z9Iv_DEdYSdpj36CHZ8nj1v_A02XqUayP1/s1600/ruray_130911_02-630x472.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="239" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgi9qtK-SpTSRo7ergdJ1GoTkYDU-gclx86qJ1goz-mLTh3R3Wu26HAs8x48EIGkbk6LUCU-0gk7a5HguWifgAOYo06p2rX4raTXOaFZSDRN3z9Iv_DEdYSdpj36CHZ8nj1v_A02XqUayP1/s320/ruray_130911_02-630x472.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="font-family: inherit;">tasarımcı: shane holland<span class="Apple-style-span" style="font-size: small;"><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;">işte şahane bir masa lambası. led. o yüzden düşük
enerjili. ismini bilmem ne kadar zaman önce irlanda'yı vuran bir dalgadan almış
"tonn ruraigh"'den. tasarımcı da irlandalı. yaygın ışık gölge de
yapmaz oooh mis. malzemesi de kompozit aluminyummuş el yapımı... aslında ne
kadar basit di mi...</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 12pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-32614420010163056962012-01-05T02:44:00.000+02:002012-01-16T12:52:21.228+02:00Timo Meyer<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj4TmUJ7ZffhKbBZ7T0Il4qckwYVkpO5DM6JOv4GPCL4LsJjJJ5WoEU6LTnn2dltPHZM-Uba0trKYoj1t6jkAnc1JeGwd0jPL5nMyAPKEhS5yov9tsuMJ5mKKq4Se-WUOe65gAdHGJT2i0/s1600/80siconsFull.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjj4TmUJ7ZffhKbBZ7T0Il4qckwYVkpO5DM6JOv4GPCL4LsJjJJ5WoEU6LTnn2dltPHZM-Uba0trKYoj1t6jkAnc1JeGwd0jPL5nMyAPKEhS5yov9tsuMJ5mKKq4Se-WUOe65gAdHGJT2i0/s320/80siconsFull.jpg" width="264" /></span></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 13.5pt; text-align: center;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;"><o:p> </o:p><a href="http://www.flickr.com/photos/23090029@N06/with/6378711641/" style="text-align: center;" target="_blank"><span style="color: blue;">timo meyer photostream</span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt; text-align: justify;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;">adam inanılmaz. müthiş grafik tasarımları var. ben en çok bu poster
tasarımını beğendim. 80'lerin kült filmlerini ifade eden ikonlar. bulmaca gibi.
terminator'dan star wars'a ve hatta the goonies'e kadar çeşitli filmler var.
çok eğlenceli. bi dönem wallpaper da oldu bu poster bana. bu zeka ürünü
tasarımları çok tutuyorum. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt; text-align: justify;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;">twitter'da da @timohmeyer ismiyle takip edebilirsiniz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0.0001pt; text-align: justify;">
hehe şu seri de onun:</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1_t6kLQe8jNRLfbfVpGJd3HZAskrtdIIt98tlyzQIOWx7H6JeuZx4zNN4gEFhCA3h1obzCCtHB2QYQu9W_Ka8bBjh_nWXpKi8dMaHjBYchvStyUPlB_fQ78jSo-9_CT5bGquTbs3_oflt/s1600/tumblr_lpk800NLL71qa0q13o1_500.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: inherit;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1_t6kLQe8jNRLfbfVpGJd3HZAskrtdIIt98tlyzQIOWx7H6JeuZx4zNN4gEFhCA3h1obzCCtHB2QYQu9W_Ka8bBjh_nWXpKi8dMaHjBYchvStyUPlB_fQ78jSo-9_CT5bGquTbs3_oflt/s1600/tumblr_lpk800NLL71qa0q13o1_500.jpg" /></span></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-57563850227357784032012-01-04T16:08:00.000+02:002012-01-16T12:51:53.254+02:00Pazi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXQhf7mNGLpXS1ydCAe21_cvC9g3iGaNQmjnwpsDABfSr6H6wkjHZL_ac9TJ4FLrIMmv9hp81x6Mh-BxBJPvHPhuP2EWQMShFruEaqKRPv8m1kNB8M9Bc6NFzFfMO_AUHvRVbGWGlrmnUX/s1600/pazi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjXQhf7mNGLpXS1ydCAe21_cvC9g3iGaNQmjnwpsDABfSr6H6wkjHZL_ac9TJ4FLrIMmv9hp81x6Mh-BxBJPvHPhuP2EWQMShFruEaqKRPv8m1kNB8M9Bc6NFzFfMO_AUHvRVbGWGlrmnUX/s320/pazi.jpg" width="320" /></a></div>
Dün akşam yaptım bunu, bence tadı ıspanaktan daha şahane. hatta sık sık yiyesim var. iki demet pazıyı alıyoruz yıkıyoruz doğruyoruz. tüm sebze yemeklerindeki gibin yağda önce soğan sarımsak kavurup içine bir büyük domates ve bibeer salçası atıyoruz. bir avuç bulgur yıkayıp koyuyoruz. tuz karabiber. sonra da doğradığımız pazıyı atıp pişiriyoruz 20 dakikada oluyor. tabi iki demet pazı oluyor sana 4 porsiyon yemek. o kısmı acıklı biraz. pazı sarmayı da anlatıcam ilerde bekleyiniz.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-29174305519147960382012-01-03T10:35:00.000+02:002012-01-16T12:50:55.000+02:00Kids Room Inspiration<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjqgqw4UpypvOgfuWzVEbnxTVcT5V4EdnWyAH9WzX33xQox5IK4RbylW823PB25GyLEjLx0I4-uXlzSiHK6qI5dSvBioT71ORmjbjJmC9rQryEs9jLSKFYo_l_QP1uSzt4j_OJ6Ad1hT5P/s1600/Lime-Green-Room.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgjqgqw4UpypvOgfuWzVEbnxTVcT5V4EdnWyAH9WzX33xQox5IK4RbylW823PB25GyLEjLx0I4-uXlzSiHK6qI5dSvBioT71ORmjbjJmC9rQryEs9jLSKFYo_l_QP1uSzt4j_OJ6Ad1hT5P/s320/Lime-Green-Room.jpg" width="320" /></a></div>
bu resmin de içinde bulunduğu linki bana burçin göndermiş. özgür'ün odası için çok debelenmiştik doğmadan önce. özellikle de duvarlarını burçin uzun uzun boyamıştı. sonuç da çok harikaydı bence. sonra da genelde ikeadan aldık eşyalarını şahane de oldu. şimdi eleman büyüyor, özellikle de yatak update'i yaklaşıyor :) biraz daha büyüyüp biz de ev değiştirebilirsek eğer ona güzel bir oda yapmak isterim, herhalde burçin de bu sebepten bana bu linki göndermiş. <a href="http://www.home-designing.com/2011/11/kids-room-inspiration?utm_source=pulsenews&utm_medium=referral&utm_campaign=Feed%3A+home-designing+%28Home+Design+Ideas%29" target="_blank">kids room inspiration</a> diye bi link. bana küçükken, yani 80'lerin başında almanyadayken annemlerin aldığı dekorasyon dergilerindeki odalara nasıl hayran olup hayaller kurduğumu hatırlattı. özellikle de bu resimdeki gibi yatağımın üserinde bir asma katımsı oyun mekanını hayal ederdim hep. anaokulunda bi arkadaşıımın odası böyleydi. benim öyle bir oyun mekanı yerine bi kardeşim oldu. sonra da standart bir ranzada tepemde yattı :)<br />
duvar kağıdı boktan tabi, kız işi. bir tane daha oda 3d'si var. burçin aslında bunu yollamış bana.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgIXX0NB80Mnk_UmCiUYwmcoN26BPfJV8SYugDQ512F5dzZuBQJl1nOw44iuOtLmQsulItzayDDvA_WOTZrqxfzUvmB93OrGqrOALhP1eNODPdOYXARFLcgqXsp2UFZBfy9xPPQUtj-w2mH/s1600/teen-room-design.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgIXX0NB80Mnk_UmCiUYwmcoN26BPfJV8SYugDQ512F5dzZuBQJl1nOw44iuOtLmQsulItzayDDvA_WOTZrqxfzUvmB93OrGqrOALhP1eNODPdOYXARFLcgqXsp2UFZBfy9xPPQUtj-w2mH/s320/teen-room-design.jpg" width="320" /></a></div>
tabi adam uçak maketleri yapıp, müzikle elektronikle uğraşan masa başı adamı. bi de koyu renk insanı. benim böyle sakin sakin bir şeylerle uğraşmak yerine oraya buraya tırmanıp macera aradığım veya kendime konforlu bir mekan yaratıp kitap okuduğum düşünülünce yukardaki bana daha çok hitap ediyor. bakalım özgür nasıl bi tip olacak.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-23939369473537561072012-01-02T12:44:00.000+02:002012-01-16T12:48:08.867+02:00Roseanna's Grave<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRkH7mUOwOXHO9rvVvihQmVOBZTw6INslBKrIMuhrd8BDHHVz32ALxYrZdyK_3EdOIJrSfJqxGyDD8npD-l6UZJUodEOMx2n2IlScVRQvIr4yLL1yZkTs6qNu85u1U2eA3KLQaP9OVp0JL/s1600/patrick-camboulive-jean-reno-roseannas-grave-1997.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRkH7mUOwOXHO9rvVvihQmVOBZTw6INslBKrIMuhrd8BDHHVz32ALxYrZdyK_3EdOIJrSfJqxGyDD8npD-l6UZJUodEOMx2n2IlScVRQvIr4yLL1yZkTs6qNu85u1U2eA3KLQaP9OVp0JL/s320/patrick-camboulive-jean-reno-roseannas-grave-1997.jpg" width="239" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
bu da bir kere seyretme fırsatı bulup çok sevdiğim filmlerden biridir. yaşadıkları italyan kasabasının mezarlığında kalan son boş yer (o da ölen kızının yanı) için debelenen kalp hastası bir kadın ve kasabada kimse ölmesin diye uğraşan kocası ve mezarlığın yanındaki boş arsayı bir türlü bağışlamayan zorba zengin adamın hikayesi.<br />
geçen gün tv8'de yayınlandı film. çok uykum vardı. şu digitürkün hedaye ettiği digitürk plus'a güvenip yattım. ayol bir tartışma programı 90 dakika uzar mı? kaydın ilk 90 dakikası tartışma programı, arkasından haberler filan. filmin neredeyse sadece jenerik kısmı kayıt olmuş. küfür edip sildim tabi.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-75096693511497497142012-01-01T11:58:00.000+02:002012-01-16T12:50:11.506+02:00Waltz For A Night<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmVQV3dPJNnNhGjzvxX7erMSHI5LcSEjq8vf9B_PcxzRUtEbprap8A4OdViCT4RUyglGKb1214A82WhR1QOXXBBomgluI-ypma7iXEmmQ2sl7UZkHxJd5SizADgM-P3rv2sXuTQ-4sE1bJ/s1600/Hawke2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmVQV3dPJNnNhGjzvxX7erMSHI5LcSEjq8vf9B_PcxzRUtEbprap8A4OdViCT4RUyglGKb1214A82WhR1QOXXBBomgluI-ypma7iXEmmQ2sl7UZkHxJd5SizADgM-P3rv2sXuTQ-4sE1bJ/s320/Hawke2.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
ne güzel filmlerdir onlar; before sunrise ve before sunset. bu şarkı da before sunset'in son sahnelerinden birinde var. julie delpy'nin ethan hawke'a yazdığı bir şarkıyı seneler sonra ona çaldığı sahne. yani karakterlerin birbirine yazdığı işte. julie delpy'nin hafif fransız sesleri olan ingilizcesiyle söylediği. zaten film de dokunaklı, şarkının olduğu sahnede iyice göçüyoruz içerden böyle fösss diye. hatta aynı amelie'nin su olup aktığı gibi diyim. daha da bişi demiyim. filmi de seyredin. burçin, kız filmi olduğunu iddia ediyor ama bence diil. ben bu arada bu şarkılarla ilgili kısımları yazarken arkada da dinliyorum parçaları. o yüzden şimdi ağlıycam müsadenizle.<br />
<br />
<a href="http://www.youtube.com/watch?v=PnVhJbEsHK4" target="_blank">waltz for a night</a><br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<div class="MsoNormal">
let me sing you a waltz<br />
out of nowhere, out of my thoughts<br />
let me sing you a waltz<br />
about this one night stand<br />
<br />
you were for me that night<br />
everything i always dreamt of in life<br />
but now you're gone<br />
you are far gone<br />
all the way to your island of rain<br />
<br />
it was for you just a one night thing<br />
but you were much more to me<br />
just so you know<br />
<br />
i hear rumors about you<br />
about all the bad things you do<br />
but when we were together alone<br />
you didn't seem like a player at all<br />
<br />
i don't care what they say<br />
i know what you meant for me that day<br />
i just wanted another try<br />
i just wanted another night<br />
even if it doesn't seem quite right<br />
you meant for me much more<br />
than anyone i've met before<br />
<br />
one single night with you little jesse<br />
is worth a thousand with anybody<br />
<br />
i have no bitterness, my sweet<br />
i'll never forget this one night thing<br />
even tomorrow, another arms<br />
my heart will stay yours until i die<br />
<br />
let me sing you a waltz<br />
out of nowhere, out of my blues<br />
let me sing you a waltz<br />
about this lovely one night stand <o:p></o:p></div>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-42544019609653061822011-12-31T12:31:00.000+02:002012-01-17T12:41:56.440+02:00Kashmir<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXoQOsSwqewxgrHlQlKgiHVbCMBd3qGeIEjWMwTwf5x9SBKv9Qyw0kJc_QSRatfP_csdWrYrV2WanjaGSQ-JzbIl4NTjshc7GJDNQmXnolJco1yGRYdv_bAX_PBFv-exEX1rnT4LQ38TBz/s1600/ledzeppelin003.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhXoQOsSwqewxgrHlQlKgiHVbCMBd3qGeIEjWMwTwf5x9SBKv9Qyw0kJc_QSRatfP_csdWrYrV2WanjaGSQ-JzbIl4NTjshc7GJDNQmXnolJco1yGRYdv_bAX_PBFv-exEX1rnT4LQ38TBz/s320/ledzeppelin003.jpg" width="320" /></a></div>
bu şarkının nesi beni böyle sarıyor bilemiyorum da ilk dinlediğim andan beri bağımlılık yaptı. ilk dinlediğim anı da hatırlıyorum. sene 93, okulun bahçesindeyim. boş ders mi ders mi kırdım orası mualla. arkadaşımın biri kendi dersine giderken bana walkman'ini vermişti. içinde de physical graffiti albümü. allam nasıl ya diye diye dinlemiştim şarkıyı. sonra bi daha başa, sonra bir daha başa alıp tekrar tekrar dinlemiştim. sonra 94'te unledded albümünde bir daha heyecan fırtınası olmuştu. hatta galiba yine 93'te annemlerle kışın erciyes'e giderken otobüste dinlemek için bi tane 90 dakikalık kashmir kaseti yapmıştım kendime başa alma derdi olmasın diye. pil bitmesin diye kalemle kaset sarma filan. haha ne komikti o be. neyse bu şarkıyla saplantılı ilişkim hala sürüyor. üniversite 2. sınıfta da birlikte şarkı söylediğim, gitarlarını da burçinin çaldığı grupla da ısrarlarım üzerine (çok da ısrar etmeme gerek kalmamıştı gerçi) 97 taşkışla bahar festivalinde çıktığımızda kashmir'i söylemiştim (bi de friends'i ve portishead'in glorybox'unu söylemiştim) ayrıca iyi de söylemiştim. iyi performanslı konser anılarım azdır mesela. ilerleyen günlerde light my fire ile anlatacağım fiyasko filan, öf çok kötüdür. ama o gün bi hal geldi bana acayip güzel söylemiştim. kashmir'i söylerken dinleyici gurubunun arasında bulunan hoş arkadaşları da kesme fırsatım oldu. hatta yıllar sonra biri bana tam okuldan çıkmak üzerelerken kashmir'i duyup geri döndüklerini ve inanamadıklarını söylemişti. yaaa. şarkı söyleyesim var çok fena da nerde.<br />
ay bu arada o okulun bahçesinde ilk dinlediğim günün üstünden 19, taşkışlada söylediğimin üstünden de 15 sene geçmiş imdat.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-10418112859083137462011-12-30T12:17:00.000+02:002012-01-16T14:36:19.251+02:00Tuxedo Junction<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtR4NXhJ94TcOhcJCrdR6bVD_r1zp1xibZ63EFNX7vgoJ-el5okXcZQ8OZuiJxry6f8wadaTD4krHEcSUj5sfe5CvJVxgJT0ZpRSzZrNY8FvDiskq2GIzbjCO7BFwHDgrAjz8YdW_TKSuC/s1600/Tuxblu.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjtR4NXhJ94TcOhcJCrdR6bVD_r1zp1xibZ63EFNX7vgoJ-el5okXcZQ8OZuiJxry6f8wadaTD4krHEcSUj5sfe5CvJVxgJT0ZpRSzZrNY8FvDiskq2GIzbjCO7BFwHDgrAjz8YdW_TKSuC/s1600/Tuxblu.jpg" /></a></div>
erskine hawkins, bill johnson ve julian dash imzalı bir parça "<a href="http://fizy.com/#s/2b6an1" target="_blank">tuxedo junction</a>" oriijinal tarihini bulamadım ama linkteki glenn miller orkestrası yorumu 1939'dan. şarkı alabama birmigham'de bir jazz-blues klübünden alıyor ismini, tuxedo park'ın karşısındaki kavşağa tuxedo junction deniyor imiş. ben ilk <a href="http://fizy.com/#s/3wdirt" target="_blank">manhattan transfer</a>'den dinlemiştim. daha doğrusu 93-94 gibi lisede müzik grubuyla biraz caz denememiz olmuştu. orda söylemiştim. söylemeye çalışmıştım. söylemesi de çok eğlenceli bir şarkı bup bap bup bap.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5798646101352843650.post-18372942823758912872011-12-29T11:44:00.000+02:002012-01-16T14:23:52.915+02:00Domates Çorbası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKYh-WnvMbRNVzK3vM3W7hbbi2sM7378wlgGya0JTogIoKhCKaD5mvyDZDkaN0eZZGpoIOyARgUlSj_RTKZD0louIAXWN84UjpcEkErm-_SGOa_6_HXbCvrXHx0HUPzGY9_UEabFlnmXKa/s1600/domates-corbasi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKYh-WnvMbRNVzK3vM3W7hbbi2sM7378wlgGya0JTogIoKhCKaD5mvyDZDkaN0eZZGpoIOyARgUlSj_RTKZD0louIAXWN84UjpcEkErm-_SGOa_6_HXbCvrXHx0HUPzGY9_UEabFlnmXKa/s1600/domates-corbasi.jpg" /></a></div>
bu tarifi de bana çiğdem hoca anlatmış idi. şöyle gelişiyor. bir kaşık terayğında çevirdiğimiz bir kaşık unun akabinde marketten aldığımız bir şişe domates suyunu tencüreye döküyoruz. içine de bir paket kremayı boca ediyoruz. bunu biraz sulandırıp karıştıraaa karıştıra pişiriyoruz. tuz karabiber elbette. bir de sulandırırken kullandığımız su tavuk veya et suyu olursa tabi dadından yinmiyor. nedense kaşar peynirini sadece bu çorbayla eşleştiriyoruz ama bence tarhana çorbasına filan da güzel oluyor. tabi ben bunları dukan diyetim yüzünden yiyemiyorum. yani krema yerine yağsız süt filan kullanmam gerekir herhalde. o da yani nasıl olur bilmiyorum ki. tarhana zaten yassah. allam çok açım.Unknownnoreply@blogger.com0